İnsan hafızası sınırlımıdır?

İnsan Hafızası Sınırlı mıdır?

[:tr]

İnsan Hafızası: İnsanlar fiziksel ve ruhsal olduğu gibi hafıza yapısında da birbirinden farklıdırlar. Her insanın hafızası farklı olarak çalışmaktadır. Kimisinin hafızası doğuştan iyi kimisinin kötüdür. Ancak bu durum pek önemli değildir. Çünkü nörologlar ve psikoloji uzmanlarının yaptıkları araştırmalarda, insan beyninin belirli bir yere kadar eğitebilineceğini kanıtlar gibi…

Profesör Doktor Paul Reber hafızanın nöron sayılarıyla ilgili olmadığını ve nöron sayıları çokta olsa hafızanın hızlı dolabileceğini belirtiyor.

Peki, İnsan hafızası nasıl eğitilir?

Utmayalım ki insan beyninin yapamayacağı hiçbir şey yok. Ancak insanlar beyninin %100’ü kullanamadığı için birçok şeyi yapamıyor. Günümüzde artan çok fazla radyasyondan dolayı insanların hafızasının gerilediğini düşünen tıp, insanlar hafızalarını geliştirmeleri için en çok sağlıklı beslenmelerini ve farklı ezberleme yöntemlerini kullanmalarını öneriyor.

Bazı kişilerde yaşanan ağır yaralanmalardan ya da ağır tranvalardan sonra hafızanın geliştiğini ve eskisinden daha iyi bir hafızaya sahip olduğu görülüyor. Örneğin 10 yaşında Orlando Serrell adlı bir çocuk spor yaparken kafasına gelen sopa darbesinden sonra sayısız araba plakasını ve bu arabaların markalarını ezberlemeye ayrıca çok eskiye ait anıları her detaylarıyla hatırlamaya başladı. Bu tranva onun için çok iyi bir gelişme olmalı. Aslında burada bir eğitim alma veya doğuştan gelen bir yetenek olmadığını görüyorsunuz. Bu olayı nörologlar; “genelde insan zekâsını ve hafızasını beynin yapısı belirler. Bu nedenle beyin yapısı değiştiği için böyle bir olay gerçekleşmiştir.”  Diye belirtiyorlar.

İnsanlar büyüdükçe bütün organları gelişiyor ve büyüyor bunu biliyoruz ama beyin bazen farklı şekilde değiştiğini nöronların sık sık yer değiştiğini gözlemleyen nörologlar, insan beynin kusursuz çalışmasında ki en büyük etken nöronların yani beyin hücrelerinin yapısı ve gelişmesi etkilediğini açıklıyor.

Yani aslında beyin yapısı şu şekilde çalışmakta; İnsanlar doğuyor. Yeni bilgiler ediniyor. Deneme yaparak tecrübe ediniyor. Her geçen gün gelişiyor. Yaş ilerledikçe çalışma hızı yavaşlıyor. Sağlıksız beslenince yavaşlaması daha da artıyor. Bu şekilde bir düzende gidiyor ama beynin belki de en önemli kısmı olan hafıza dolunca öğrenme durmuyor.

Size iki örnek vereceğim bir hafıza kartı tamamen dolunca onun içine fotoğraf veya video yükleyemeyiz değil mi?

Bu birinci örneğimdi.

Buda ikincisi;

Bir balon düşünün tamamen dolunca ne olur patlar diye korkarız. Bu nedenle balonu daha yavaş şişirmeye başlarız değil mi?

Şimdi bu iki örneğin hangisi beynimize benziyor? Kesinlikle ikincisi. Çünkü insan beyninin hafızası tamamen dolamaz. Çünkü bir insan beyninin tamamını kullanamıyor. Çok fazla hafızamız dolsa bile dolum devam eder çünkü her yaşadığımız anı nöronlarda kaydedilir. O nöronlar ölürse eğer başka nöronlara aktarılır anılar. Ama sorun şu ki o anılarımız farklı nöronda olduğu için beynimizin onu bulması zorlaşıyor ve bazı anılarımızı hatırlayamıyoruz.

İnsan beyninin kullanımı kadar hafıza dolduysa eğer kişilerde öğrenme yavaşlığı başlar. Balon örneğindeki gibi şişirme yavaşlar. Bu nedenle hafızamız dolunca öğrenme yavaşlar. Eğer hafızamız da yer yoksa da öğrenme yavaşlamaktan çok bitime gelir. Yani artık yeni şeyler öğrenme yeteneğimizi kaybederiz. Bu durum genellikle yaşlılıkta görüldüğü bilinmektedir.

Çok Fazla Bilgi Unutkanlığa Sebep Olur mu?” adlı makalemizi de inceleyebilirsiniz.

 

 

[:]

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir